Elektronik olarak kablolu mikrofonlara benzemelerine rağmen, kablosuz mikrofonlar daha geniş bir hareket aralığına izin vermek için bir verici içerir. Mikrofonun gövdesindeki pil ile çalışan bir verici (Transmitter), mikrofon sinyalini bir miksere veya PA sistemine bağlı bir alıcı (Reciever) birimine radyo frekansları kullanılarak iletilir. En yaygın kablosuz sistemler genellikle dijital, UHF veya VHF frekanslarını kullanır. İyi ses ve paranın karşılığını fazlasıyla veren uygun fiyatlı kablosuz mikrofon modelleri genel olarak UHF bandını kullanır. En iyi sistemler, ses kalitesini optimize ederken aynı zamanda düşük kaliteli sistemlerde sorun olabilecek gürültü ve sinyal kesintilerini ortadan kaldıran dijital teknolojiyi kullanır. Radyolar, kablosuz telefonlar hatta floresanlardan tarafından oluşturulan parazit, bu tür dijital devreler tarafından algılanır ve ortadan kaldırılır.
Daha kaliteli kablosuz mikrofon seti alım sorunlarıyla başa çıkmanın bir başka yolu da “diversity” (çeşitlilik) teknolojisidir. True Diversity (Gerçek Çeşitlilik) olarak adlandırılan alıcılar, her biri kendi antenine bağlı iki ayrı radyo modülü içerir. Parazit algılandığında, bir devre her modül/anten tarafından alınan sinyali karşılaştırır ve hangisi daha temizse onu kullanır.
Alıcı mikrofon frekanslarının eşleşmesi gerektiğine dikkat etmek önemlidir. Frekanslar üretici tarafından eşleştirildiğinden, tam bir sistem satın aldığınızda bu sorun olmaz. Ancak mikrofonları ve alıcıları ayrı olarak satın alıyorsanız, aynı bant genişliklerinde çalıştıklarından emin olun.
Kablosuz mikrofon fiyatları, vokal mikrofonları, el mikrofonları, klipsli yaka mikrofonları, kafaya takılan mikrofonlar gibi modeller arasında fiyat değişiklikleri
